Düz Yazıcı
Ben düz yazıcıyım. Beni en fazla kısa, bir sayfalık bir hikaye veya deneme yazarken görebilirsiniz. Neden sırf bunları yazarım ben de bilmem. Belki kolay olduğundandır, belki de duygularımı daha kolay dışarı aktarmamı sağladığındandır. Tek bildiğim bir şey varsa o da şiir hiçbir şekilde yazamadığım ve yazmayacağımdır. Yazmam abi yani. Mesela benim bir arkadaş var, aynı sınıftayız, o da benim bildiğim full şiir yazar. Tabii o aşık olduğu ve reddedildiği için daha iyi şiir yazıyor olabilir. Veya o edebiyatı benden daha iyi dinliyordur. Bir de şey diyor bizim hocalar "Artık öğrendiniz ya söz sanatlarını, yazarsınız bir iki şiir.". İyi hoş tabii ama ben sırf derste öğrendim diye bir gecede iyi bir şair olacağım diye bir kaide yok ya. Tamam, derste denemeyi de gördük de ben ondan önce de yazı yazardım. Yalan aslında, yazmazdım. Ama hani şu anda bu yazıları yazarken gidip derste aldığım notlara bakmıyorum. (Not almıyorum direkt ama neyse.) Ben normalde hangi türde yazdığımı da bilmiyordum da bizim edebiyat hocası söyledi. Ben de deneme yazdığımı düşünüyorum ondan dolayı. Daha bir hafta önce denemeye girdik ve ben oradaki tür sorusunu yanlış yaptım. (Kökü yanlış okumaktan benimki de çaktırmayalım, dövüleceğim zaten yakında birileri tarafından.)
Bir de hikaye sıkıntım var. Bir sayfalık hikaye yazıyorum, çoğunluk olarak oradaki adamın psikolojisini falan anlatıyorum, sonra adamı öldürüyorum. Çok sarıyor ama sanırım beğenilmiyor. Tüh. Uzun hikayeleri de ben yazamıyorum, konudan sapıyorum. Tabii, uzun zamandır denemedim yazmayı ama bir gün o da olur, lise hem kısa hem uzun (Buradan birilerine atıf yaparak 1243 gün var demek istiyorum). İlla yazarız bir gün.
Şunu kendime sorarak bitiriyorum sanırım bu denemeyi burada: Şiir deneyecek miyim? Çok yüksek ihtimal hayır. Uzun hikaye deneyecek miyim? Çalışmaya başladım üzerinde, bir gün belki biter.
Comments
Post a Comment